Bu Blogda Ara

1 Eylül 2012 Cumartesi

Uyuyamaz Kimileri...

 Uyuyamaz Kimileri...
Mesela sen ,mesela ben ,mesela senin benim gibi uykuda olması gerekirken ki.. -uzmanlara göre en verimli uyku saatleri denen şu saatlerde- bir ekran karşısında, evinin balkonunda manzaraya karşı sigara tellendiren,bir club-rıhtım-sahil-boğaza yada bulunduğu şehrin en güzel manzarasına karşı oturanlar-evinin odasında herhangi bir yerde göz kapaklarına oturan filleri sanki olimpiyatlara katılmış halterci edasıyla kaldırmaya  çalışan birçok Sen veya Ben.)
   
 Uykusuzluk birçok nedene bağlanabilir pek tabi...Uzmanlara bakarsak yine beslenme rahatsızlığına kadar indirgeyebiliyorlar bu sorunu. Geç saate yenen yemeklerin hazımsızlık sorunlarına veya odanızda horlayan bir canavarın gürültüsüne,fazlasıyla alınmış alkole falan filana.. 
Kimileri de psikolojiye bağlayabiliyorlar. 
Örneklendirirsek; Depresyon başlangıcına, bir aşk acısına, geçim sıkıntısına, borç edasına,sorunları çözmek, memleketin kurtarıcılığına soyunmak adına, gezme hevesine,sevgiliyle geçirilen vakti daha fazla kullanabilme adına,verimli olabilmek için kendini geliştirmek yada hatıraları yad etme adına...vs..vs..! diyebiliriz..

 Oysa hepsi kendi seçimimizdir şöyle bir baktığınızda...Uyumak elde iken direnmek;geç kalacağını bile bile 5 dk daha uyumak adına uydurulan bahanelerle birebir örtüştüğü gibi.

 Kime sorarsanız size verebileceği bir tavsiye muhakkak ki vardır. Bazıları bitkisel şifacı olarak karşınıza çıkarken, bazıları yaşam koçluğuna soyunabilir. Yükleniverirsin Slow parçalara ,yüklendikçe hatırlar hatırladıkça dinlersin.. Bazılarının size arıza diyebileceği gibi , bazıları da katılır aslında durumunuza..Zor yani ;)

Deli eder adamı gülme .) eder,eder
Yatarsın o yatağa gelmez o uyku dene şey..
2 de yatarsın 
3 olur, 4olur, 5 olur, 
Bir bakmışsın Sabah olur.)
Gözlerinin altında 3 parmak genişliğinde mor halkalar oluşmuştur aynayla buluştuğunda...

Uyanık kalabilmek için içilen Kahveler kovalar ilerleyen saatleri...Bununda sıkıntıları sonradan farklı biçimlerde çıkar..O'da apayrı bir dünya.)

Nitekim Uyumak fazlası-azı zarar, ortası karar Türk kahvesi cinsinden bir şeydir.Düzen için yaşayan insanların bile şirazesini kaydıran tek yıkılmaz kaledir.

Baş edemezsen rezil de olursun uykusuzluğun doğurduğu saçmalıklarınla, vezir de olursun sağlam kafa sağlam vücutta(dinlenmiş,uyumuş-büyümüş bedende.) bulunur dedikleri beynin normal fonksiyonlarıyla çalışabildiği rutin zamanlarındaki haliyle.. Ki +parantez o beyin mevcut ise...

Özetle Uyumak bizim elimizde kapa gözünü yat dal rüyalar aleminin en derinine güzel kardeşim..Yada 
Uyuyamamak bizim elimizde yat yatağına düşün sağa dön ,düşün sola dön, biraz aşın, azıcık da kaşın çare bulamayacağın garanti dön sayfanın başına gelecekleri düşün.

Olmadı git kitapevine, benden sana tavsiye Erdal Demirkıran'ın ''Sadece Aptallar 8Saat Uyur'' Kitabını Al oku..
Özeti şu kitabın; 
“Erişkin bir insan günde en az 8 saat uyumalıdır.” palavrasını ve / veya önyargısını kırarak 8 saat uyumanın bir alışkanlıktan ibaret olduğunu öğretmektedir. 4 saat uyuyarak 8 saat uyumuş gibi zinde uyanmayı da anlatan kitap, bunun nasıl yapılabileceğini öğretmektedir.
Uyuyamadın Akıllılıktan mı?, Yoksa Aklını Kaçırtanlardan mı? Sen Karar ver. 
;)






   

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder